Veee yapmam deyipte lafımı yediğim şeyler listesine bir yenisini daha ekledim.Yürüteç mi aaa asla almam yurumeyi geciktiriyormuş, hem Avrupa'da da yasaklanmış diye nutuklar çekerken... Benim tamamiyle yürümeye konsantre olmuş oğlumu elinden tutup sabahtan akşama kadar yürütmek artık mümkün değil annemin kızım yapma etme gel alalım sana da yazık bize de yazık diye diretmesine daha fazla kayıtsız kalamadım.
Ömer bey ilk gün tankını pardon yürütecini (abartmıyorum hakikaten kocaman tank gibi bişey uzerinde
telefon , korna, kontak vites ve de çakma radyosu var çok fonksiyonel yani:) ) yürütemeyi beceremedi. Aslında beceremedi demek yanlış olur. Her zaman yaptığı gibi benden medet bekledi onu yürüteyim diye... sürekli beni alın diye yalvarır gözlerle baktı, ağladı, hiç hareketsiz durdu. Ama ben pes etmedim neyseki çabalarım boşa gitmedi. Bir kaç saat sonra önce arka arkaya, ertesi gün yandan yandan gitmeyi öğrendi . 4.günün sonunda da evde gidemediği köşe kalmadı biz de son durum Ömer mutlu, biz mutlu hallerindeyiz.Yürüteçle ilgili en büyük kaygım onun aşırı hareketl halinden dolayı acaba kendisini devirir miydi ama öyle büyük ki bırak düşmeyi kendini zor itiyor.Saolsun annem iyi bir seçim yapmış yarın resmini çekip koyarım belki sizlere de bir fikir verir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder